27.08.2007

Almanya´da Okullarda Türkçe Yasağı

Türkiye´nin Berlin Büyükelçisi Mehmet Ali İrtemçelik: "Bu konularda çok dikkatli olunmasını ben kuvvetle telkin ederim. Bir kere Türkçe konuşmanın yasaklanması diye bir şey olamaz, böyle bir Avrupa yok, böyle bir Almanya yok"

Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Mehmet Ali İrtemçelik, Berlin'de bir okulda başlatılan 'bahçede Türkçe konuşma yasağı'nın tasvip edilemeyeceğini söyledi.

Almanya'nın diğer eyaletlerine de sıçrayan ve 'Türk çocuklarının Almanca konuşmalarını teşvik' amaçlı olduğu iddia edilen uygulamadan sonuç alınamayacağını kaydeden İrtemçelik, "Bir kere Türkçe konuşmanın yasaklanması diye bir şey olamaz. Böyle bir Avrupa yok, böyle bir Almanya yok. Yasak diye bir şey söz konusu olamaz. Bu medeni olmak iddiasındaki dünyanın hiçbir köşesinde düşünülemeyecek bir şeydir. Ben Alman okulundaki uygulamanın yanlış yansımış olduğunu düşünmek istiyorum. Teşvik amacıyla yapıldığı iddia edilen bu yasak, başka türlü karşılanır ve yürümez. Ayrıca sonuç da alınamaz. Netice almamakla da kalmaz, başka sonuçlara neden olursunuz. Bunlardan uzak durulması lazım" dedi.

Bu konudaki amacın daha açık ifade edilmesinde yarar gördüğünü vurgulayan İrtemçelik, "Eğer kastedilen entegrasyon ise, ona göre hareket etmek lazım. Kastedilen entegrasyondan amacın bir topluma sonradan gelmiş ve topluma entegre olması beklenen insanların, kendi özgün kültürlerini koruyarak geldikleri topluma adapte olmaları ana gövdesiyle kaynaşmaları olması gerekir. Bu ise, bizim başından beri ve kararlıkla desteklediğimiz, buradaki ve Avrupa'nın her yerindeki insanlarımızı teşvik ettiğimiz bir politikadır. Ama tabii unutmamak gerekir ki bu samimiyet ve memnuniyetle uygulamayı gerektirir" diye konuştu.

Bu yaklaşımın iki yönlü bir süreç olduğuna da vurgu yapan Büyükelçi, "Bir politikayı yürürlüğe koyarken sizin bilmeniz gereken bir şey daha vardır; o da sizin hareketinizin nasıl algılandığıdır, hangi refleksleri, kaygıları öne çıkardığıdır. Bu konularda çok dikkatli olunmasını ben kuvvetle telkin ederim. Bunlar görüşülerek hangisi daha akılcı, hangisi daha iyi hizmet eder, neye hizmet eder bunların hesaplarının çok doğru yapılması lazım. Buradaki toplumla ilgili olarak ise; bunlar insandır eşya değil. Konuşarak, görüşerek, danışarak, denilenleri ciddiyetle takip ederek ve süzerek yapmak lazım. Ben bundan sonra daha dikkatli hareket edileceğini ummak istiyorum" şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA
http://www.karamanajans.com/habergoster.asp?id=209